Ana içeriğe atla

ATIF



   ERCİYES ÜNİVERSİTESİ ZİYA EREN EĞİTİM FAKÜLTESİ TÜRKÇE ÖĞRETMENLİĞİ BÖLÜMÜ




Erciyes Üniversitesi Ziya Eren Eğitim Fakültesi Türkçe öğretmenliği ikinci sınıf ikinci dönem boyunca aldığımız ders olan Öğretim Teknolojileri ve Materyal tasarımı dersi kapsamında çalışma yaptığımız Osmanlı Türkçesi dersi için bize destek olan ve yardımlarını esirgemeyen, bu yolda bize sonuna kadar güvenen Türkçe öğretmenliği bölüm başkanımız Prof. Dr. Önder ÇAĞIRAN (http://aves.erciyes.edu.tr/ondercagiran/)hocamıza teşekkürlerimizi iletir ve adım attığımız öğretmenlik yolunda bizlere destek olmaya devam etmesini canı gönülden rica ederiz. Saygılarımızla. 

                                 NAZİFE NUR YILMAZ
                                  AYŞE NUR YEŞER 
                                            ŞİRİN BİROL                  

                                                          



                                                                                                      

Bu blogdaki popüler yayınlar

OSMANLI TÜRKÇESİNDE FARSÇA YAPILI İSİM VE SIFAT TAMLAMALARI

Merhaba arkadaşlar! Bugün sizlerle yepyeni bir konuya geçiş yapacağız. Osmanlı türkçesindeki Arapça ve Farsça yapılı tamlamaların nasıl olduğunu ve yapılarının nasıl kurulduğunu sizlere anlatmaya çalışacağız. Bunun için öncelikle Farsça yapılı tamlamalara bakacağız. Gelin beraber bu tamlamaların nasıl olduğunu görelim: Osmanlı Türkçesinde Türkçe isim ve sıfat tamlamalarının yanı sıra Farsça ve Arapça isim ve sıfat tamlamaları da kullanılmış, hatta bunlardan bilhassa Farsça tamlamaların olmadığı bir metin oluşturulamaz olmuştur. Türkçedeki isim ve sıfat tamlamalarının kuruluşu şöyledir: Bahçenin kapısı Bahçe kapısı yeşil bahçe Bu ilk iki kelime grubu da isim tamlamasıdır. Burada asıl unsur kapı kelimesidir ve buna tamlanan denir. Bahçe kelimesi ise yardımcı unsurdur ve buna da tamlayan denir.  Birinci tamlamada tamlayan unsuru +nın ilgi hâli ekini aldığı için belirtili isim tamlaması ismini alırken ikinci tamlamada ilgi hâli eki olmadığı için ve sa...

OSMANLI TÜRKÇESİ

Türklerin Anadolu'ya 11. yüzyıldan itibaren yerleşmesinden sonra 13. yüzyılda Türkçe, Anadolu'da bir yazı dili olarak gelişmeye başladı. (Develi 2016: 11) Selçuklu Devleti içerisinde Arapça ve Farsça ağırlıklı bir dil kullanılmakta olup Farsça'nın devletin resmi dili olması sebebiyle Türkçe, fazla gelişme alanı bulamamıştır. Ancak Selçuklu Devletinin zayıflaması ile birlikte kullanılan bu resmi dil de parçalanıp gitmiştir. Osmanlı Devletinin kurulmasıyla birlikte artık Arapça ve Farsça ağırlıklı bir dil yerine Türkçe önem kazanmaya başlamış hatta üç kıtada konuşulan bir dil haline gelmiştir. Tabi ki bu durum bir anda olmamıştır. Öncelikle devletin içerisinde çeşitli gelişmeler olmuş, devlet sadece toprak fethetmekle kalmamış, gönülleri de fethetmeyi başarmış ve böylece oluşan sağlam güven çerçevesinde insanlar Türkçeyi daha çabuk benimseyip konuşabilmişlerdir. İlerleyen dönemlerde bir çok yerin fethedilmesi yani neredeyse üç kıtaya da hakim olunması sebebiyle kulla...

Osmanlı Türkçesinde Tenvin ve Hemze

 Merhaba arkadaşlar! bugün sizlerle Osmanlı Türkçesinde kullanılan ancak Arapçaya ait olan "tenvin ve hemze" konularına değineceğiz. Biliyorsunuz ki Osmanlı Türkçesinde Arapça ve Farsça kavramlar ve kurallar çokça kullanılıyor. Özellikle Arapçadaki bazı şekiller ve onların anlamları yaygın bir şekilde Osmanlı Türkçesi içerisinde yer almaktadır. Bunun sebebi hem yazıda daha kolay olması hem de kullanımlarının sadece bir şekilde ifade edilebilmesi kolaylığından kaynaklanmaktadır. İşte bunların içerisinde en çok kullanılan işaretlerden ilki de Arapçaya ait bir işaret ve kural olan ' 'tenvin'dir. Gelin isterseniz bu tenvin kuralına biraz da yakından bakalım: Arapçada kullanılan tenvin Osmanlı Türkçesinde kullanılırken sadece şekillerle ifade edilir ve bu şekilde yazımda kolaylık sağlanır. Bu işaretlerden üstünlü tenvin kullanıldığı kelimeyi zarflaştırırken kesreli ya da ötreli tenvin kelimede zarflaştırma oluşturmaz. Kısa bir bilgiden sonra tenvinin ...